Tanrıdan Rol Çalmak

Galiba Dostoyevsky'nin Yufka Yürekli'sinde geçiyor dialog;

-Sen hiç aşık oldun mu Vasya
-Hayır çünkü biz çok fakirdik

Aha bu da bizim yerli olanı;

Elin elimde olsun, kapı kapı dilenek!

***

Eğitimde model; Türkiyenin en iyi 5-10 okulunu inceleyin, buradan çok iyi bir model çıkar. Hatırlatalım; bu okullarda başarı oranı yüzde yüze yakın.

***
İngiltere otomasyon nedeniyle, 2-3 yıl içinde en az bir buçuk milyon insanın işsiz kalacağını duyurdu. Kara kara düşünüyorlarmış, ne yapacağız diye. Biz bu sayıyı şimdiden ikiye katladığımız için etkilenmiyoruz şükür.
***

Edebiyat yaparken "edebiyat yapmamaya" özen göstermek. Rol yaparken "rol yapmamaya" dikkat etmek.

***
Bazen bir kötü musallat olur mahalleye. "Ulan biri çıkıp şu adamın kafasına bir kurşun sıksa" diye dua edip bekleriz; hem katil olmaktan hem de bir beladan kurtulmak! Ne kadar akıllıca, değil mi?

*****

"Doğrusu biz emaneti göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar onu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korktular. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalim çok bilgisizdir" (Ahzab Suresi).
Daha baştan belliymiş ya. Neye niye hayret ediyoruz ki.

***
Okuduğumuz son öykü ya da romanın kadın ve erkek karakterlerinin yerini değiştirerek yeniden okusak.

***
Yağacaksa, bulutların karalığı bir müjdedir.

***
Bana tek taş alma beni quantum kursuna yaz!
İşte rasyonel romantizm!

***
Hay Allah, tıka basa doydum şimdi mecburen boş boş konuşacağım; Sahi Azteklere ne oldu? Taliban hala Senatoyla görüşüyor mu? Emevi Camii'nin restorasyonu başladı mı?

***
İnsanların insanlara tanrı rolü oynamaları, tek kelimeyle tanrı-tanımazlıktan. Seni gidi putperest seni! Fırsat bulunca nasıl da rol çalışıyorsun Tanrıdan.

***
Düşüncelerimizi daha kırkı çıkmadan salıyoruz sokağa, sonra da ya harami, ya haydut ya zalim olarak dönüyorlar yuvaya.

***
Adam biliyordu ve korkuyordu ya bildiğimi bilirlerse diye
Adam bilmiyordu ve ne olacağını bilememenin korkusu yiyip bitiriyordu içini.

***
Gerçeği gördüm
Çırılçıplaktı
Kör oldum.

***
Hâlâ o sarsıcı cümleyi duyamadım diyordum ki sol yanıma bir ağrı girdi. Eğer bu bedenden ben sorumluysam, benden izin almadan böyle bir ağrının mütecaviz davranması açıkça bir hukuk ihlalidir ve gereğini yapmalıyım, değilsem, bırakayım ne hali varsa görsün.

***
Gelip geçenlere bakınca yığınla, henüz yazılamamış roman ve öykü kahramanı görüyorum. Hepsi de yazarın kendilerine en iyi rolü vermesini bekliyor. İnsan başka türlü nasıl bu kadar kendini salar, nasıl her sesin, sözün, sloganın yankısı olur!

***
"Dönme artık İmelda! Sana aşık olduğumda ikimize yetecek kadar bir gelirim vardı, şimdi ancak bana yetiyor, kısaca gelirim asgari evlilik geçim seviyesinin altında. Bol şanslar".

***
Yaşamak geçmiş zaman kipinin tasallutu altında. Geride bıraktıklarımıza verdiğimiz isimdir yaşamak.

***
İhtiyaçlarımız algılama biçimimizi belirler. Yere göğe sığdıramadığımız birine, bir başkasının sıradanmış gibi muamele etmesi bu nedenledir. Aynı şeyi ben de/biz de yapıyoru/m/z. Rahat olun.

***
Varlıkta adaleti sağlayamadık belki ama yoklukta elhamdülillah.

***
Çocuktum, sinemaya gittim, uyumuşum. Aradan yıllar geçtikten, Derby ile traş olacak, Arko nem kullanacak yaşa geldikten sonra uyandım. Film hala devam ediyordu. Filmin değişmediğini diyaloglardan ve repliklerden anladım. Keşke yeniden uyuyabilsem, hiç olmazsa vakit geçer.

***
Aşk bir kişiden doğar, iki kişide hayat bulur, üçüncü kişide perde iner.

***
Hayal kur ama hayal dünyasında yaşama.

***
Gülün, güldüğünüz sürece kral da sizsiniz, kraliçe de. Gülmek, dünyevi her türlü kaygıyı ve kibri kapıya koymaktır.

***
İsterseniz bir düzine gol atın, ölüm hep hükmen galip.