KERKÜK NOTLARI

Irak’ta Yeni Siyasi Denklem ve Kerkük

04 Temmuz 2019

Bugün Irak Parlamentosunda Türkmen kimliğini önde tutan sekiz Türkmen milletvekili var.  Gün geçmiyor ki bir basın toplantısı yaparak veya bir Arap televizyon kanalına çıkarak uğradıkları haksızlığı dile getirmesinler. En son 1 Temmuz 2019 tarihinde yaptıkları basın toplantısında Şii lider Ali Sistani’ye hitaben Türkmenlerin uğradıkları haksızlığa eğilmelerini talep ettiler. Aslında bu çok önemli ve etkili bir yöntemdir. Eğer Ali Sistani gerçekten bu konuya eğilip bir fetva veya açıklama yaparsa dengeleri değişebilir.

Kerkük'ü Unuttuk

23 Haziran 2019

2003-2017 yılları arasında Kürtler Kerkük’e ciddi bir nüfus kaydırmıştır. Son iki yıl içerisinde Arap vali sayesinde Araplar da kaybettiklerini geri almaya başladılar. Bu gelişmelerin tek mağduru Türkmenler olmuştur. Çünkü Türkmenlerin başka bölgelerden nüfus kaydıracak ne gücü ne imkanı var. Evet, Kerkük’ün üç Türkmen milletvekili canla-başla Irak Parlamentosunda bu hususta çaba sarf ediyor. Ama her şeyi değil, sadece bazı şeyleri durdurabiliyor. 

Dirilişten Direnişe Kerkük

03 Temmuz 2018

KDP’nin Kerkük’te hiç aday göstermemesi, Kerkük’ü KYB’ye bıraktığının bir delili oldu. Buna mukabil seçim öncesi koalisyonlar kurulurken, Kerkük’te Türkmenlerin tek bir listeyle seçime girmesi büyük ve tarihi bir başarıdır. Kerkük Vakfı heyeti olarak seçimden kısa bir süre önce bölgeye yaptığımız ziyaretten çok olumlu izlenimlerle döndük. Kerkük’te müthiş bir Türkmen rüzgârı esiyordu. Tazehurmatu adeta şahlanmıştı. Tavuk da ondan geri kalmadı. Hele Tuzhurmatu’da katıldığımız ve Türkmen adayı Niyazi Mimaroğlu’nu destekleme kampanyası tek kelime ile mükemmeldi. Altunköprü de keza altın devrini yaşıyordu. Erbil Türkmenlerinin dahi büyük bir faaliyet içerisinde olduklarını gıptayla müşahede edebildik.

İlhami Işık’ın ¨Türkmenler¨i ve Beyhude Gayretler

30 Aralık 2017

Star Gazetesi’nin köşe yazarlarından İlhami IŞIK, 2 Ekim 2017 tarihinde ¨Türkmenler¨ başlığı altında bir yazı yazdı. Doğrusu yazının ne amaçla yazıldığı pek anlaşılmıyor. Yani tezi ya da amacı belirsiz görünüyor ve ciddi hatalar ve yanlış bilgiler içermekte. Buna rağmen yazı çok ilginç ve ilgisiz bir soru ile bitiyor: ¨Bu tabloya göre Kürdistan bölgesel yönetiminde bir Türkmen sorunu var mı?¨ Önce cevabı verelim, sonra da yazıyı irdeleyelim

Referandumdan Konfederasyona

12 Ekim 2017

Bazıları Barzani’nin referandumdaki inadını anlamakta zorlanıyor. ABD, Türkiye, İran ve Bağdat’ın karşı çıkmalarına rağmen referandumun gerçekleşmesi bu kesimin tuhafına gidiyor. Üstelik referandumun yapılış biçimi bile gülünç olduğu halde. Tabiri caiz ise kendileri çalıp kendileri oynadı. Daha ileri gidenler de oldu. Mesela Irak, İran ve Türkiye’de bazı merciler ABD ve Fransa gibi bazı ülkelerin gizliden destek verdikleri bile söylüyor. Biz bu tehlikeyi aslında farklı da olsa referandumdan önce bile sezmiş ve yazmıştık. 11 Eylül’de bu sütunda ¨Sakın Aldanmayın Esas Hedef Kerkük’tür¨, ve 22 Eylülde de ( yani referandumdan 3 gün önce) ¨Referandumdan Beteri Var¨ yazılarımızla tehlikenin bazı boyutlarına temas etmiş, oyun içinde oyun olduğunu söylemiştik. Şimdi tablo daha da netleşiyor.   

Referandum Niçin Ve Nasıl Önlenmeli?

06 Eylül 2017

Kuzey Irak Kürt Yönetiminin 25 Eylül’de yapmayı düşündüğü referandum basite alınacak bir olay değil. İsrail ve Hollanda hariç, ilgili ülkelerin hepsi referanduma karşı olduğu halde sürecin devam etmesi kuşku uyandırıcıdır. ABD’nin sadece referandum tarihini uygun görmemesi belki de bir blöftür. Yani geri sayım başlarken bir-iki hafta içerisinde sürpriz kararlarla karşı karşıya kalabiliriz.

Telafer Konusunda Sayın Cumhurbaşkanımıza Açık mektup

11 Ekim 2016

Bildiğiniz üzere Musul’un batısından başlayıp, Telafer’den geçerek Sincar’a kadar uzanan hat üzerinde DAEŞ istilasından önce 400 binden fazla Türkmen yaşamakta idi. Bugün bu sayı 20-30 bin civarında olup geri kalanı Irak’ın ve Türkiye’nin çeşitli illerine dağılmış durumdadır. Irak’ın en büyük ilçesi olan ve neredeyse tamamının Türkmen olduğu Telafer’den hiç söz edilmemesi manidardır. Demek ki bu şehir ve halkı konusunda gizli bir plan var ya da kasıtlı bir ihmal söz konusudur. Sizin bu kritik dönemde Telafer’in geleceğini birkaç defa dile getirmeniz, Türkmenleri ümitlendirmiş ve sahipsiz olmadıkları ortaya çıkmıştır. Ancak sizin dışınızda kimsenin 400 bin insanın ve Telafer’in kaderine dair bir şey söylememesi şu iki kuşkuyu uyandırmaktadır.

PKK ve Türkmenler

03 Ekim 2016

Bugün Bağdat dahil Orta ve Kuzey Irak’ın birçok şehrinde PKK desteklenmekte ve özellikle Türkmen şehirlerine yerleşmektedirler. Kerkük, Tuzhurmatu, Dakuk, Kifri ve Altunköprü bunlardan birkaç tanesidir. Bu desteğe KYB Peşmergeleri de katılmaktadır. Nitekim Tuzhurmatu’da Türkmenleri katlettiklerinde Peşmergelerin arasında ciddi sayıda PKK’lı tespit edilmiş, ama Bağdat Hükümeti konuyu örtbas etmişti. Türkiye’nin partneri görünen Barzani, PKK’ya kızgın olmakla beraber, kendi bölgesinde barınmalarına, Kandil’den Türkiye’ye sızıp eylem yapmalarına göz yummaktadır.

Dicle Kalkanı

02 Eylül 2016

Carablus Türkiye için ne kadar önemli ve stratejik ise Telafer de o kadar hayatidir. 350 bin nüfuslu bu hâlis Türkmen şehri IŞİD’den temizlenirken mutlaka Türkiye devrede olmalıdır. Çünkü şu anda şehirde sadece 30 bin civarında Türkmen kalmıştır. Geri kalan Türkmenlerin çoğu Necef, Kerbela, Kerkük gibi Irak içine ya da Türkiye’nin bazı illerine dağılmışlardır. Şehrin kurtarışından sonra bu kütle Telafer’e dönmezse yerlerine büyük bir ihtimalle PKK ve PYD güçleri yerleşmeye çalışacak ve Suriye’de başlatılan tecrit koridoru düşüncesi Irak’a da uzanacaktır.

Ata Terzibaşı’yı Yazmak İsterken Anmak

07 Haziran 2016

Uzun zamandır Fikir Coğrafyası okurları ile Kerküklü bir araştırmacı olan Ata Terzibaşı’nı paylaşmak istediydim. Fakat üstadın aniden Hak’ka yürümesi, yazmayı anmaya çevirdi. Ata Terzibaşı Irak Türklerinin bilgesi ve bilginiydi. Bu iki meziyeti aynı anda tek adamda bulmak hem zor hem nâdirdir. Onu ukbaya uğurlamak sadece Irak Türkleri için değil, başta Türkiye ve Azerbaycan olmak üzere, Türk dünyası için önemli bir kayıptır. Kaleme aldığı ilmî makale ve kitaplar her devirde ve mekanda geçerli ve kıymetlidir. 92 yıl hayat sürüp, dos-doğru yaşamak, herkesin gönlünü kazanabilmek ve kimsenin eleştirisine maruz kalmamak her babayiğidin, hele hele her Iraklı Türk’ün (asla) kârı değildir. Kısaca Terzibaşı Kerkük Türk kültürünün hemen hemen bütün alanlarında en az birer kitap yazarak, bu tarihî Türk kültürü kaynağını Türk dünyasına tanıtmıştır.