EKONOMİ

Bana Paktını Söyle Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim

04 Ocak 2021
İşte tam bu noktada küresel ticaret için yeni stratejilerin oluşmaya başladığı ve aktivite olduğu bir süreci yaşayacağız 2020 yılında. Bu iyileşmenin en önemli lokomotiflerinden biri de ülkelerin 2020 yılı boyunca imzaladığı dev ticaret anlaşmaları ve bu anlaşmalar çevresinde oluşacak paktlar olacak. Diğer bir değişle bölgesel paktların oluşturduğu stratejik ortaklıklar. Oluşan bu ticaret paktlarının bir diğer etkisi ise muhtemeldir ki, askeri ortaklıkları ve savunma işbirliklerini de oluşturabilir. Bir diğer husus bu paktların şu ana kadar yan yana gelmeyen bazı aktörleri de aynı masaya oturtabilir olma ihtimalidir. Örneğin; Çin ile Japonya ya da ABD ile Çin gibi.

Merkez Bankası Başkanlarının Görev Süresi, Ekonomik İstikrar vs..

10 Kasım 2020
Bu tartışma ışığında denebilir ki, merkez bankasının özerkliği ya da bağımsızlığı durup dururken boş yere ortaya atılmış bir görüş değildir. Ekonomik, parasal ve finansal istikrar, yerli paranın değerinin korunması, finansal çalkantıların azaltılması, piyasalara güven verilmesi ve öngörülebilirliğin arttırılması açısından merkez bankasının siyasi otoriteden talimat almadan, para politikasını kendi öngördüğü araçlarla bağımsız bir şekilde uygulayabilmesinin hayati önemi anlaşılmış, merkez bankası özerkliği bu tecrübe üzerine hayata geçmiştir.

Türkiye’nin Biden ile İmtihanı

08 Kasım 2020
Biden'ın en çok konuşulan dış politika tercihi İran'la 2015'te imzalanan nükleer anlaşmaya dönüp, Tahran üzerinde etkili olabilecek bir diyalog kanalı açmak ve Tahran’ın normalleştirilmesi ancak tüm yaptırımların kaldırılması halinde bir anlam ifade edecektir. Böylesi bir durumun Türkiye açısından kabul edilebilir hatta İran ile daha legal ticari süreçlerin başlangıcı olarak görülebilecek bir durum olarak değerlendirilebilir. Ancak burada sorulması gereken soru Trump döneminde İran’a karşı oluşturulan Suudi-Arap blokunun vereceği tepkinin şiddeti olacaktır.

Pandemi ve Yeni Ekonomik Programın Rasyonelliği

06 Ekim 2020
Son dönemde alınan bazı tedbirleri yukarıda açıklamıştık. Enflasyon, faiz ve döviz kurlarına yönelik bazı tedbirlerin hükümetin ekonomi politikalarında ciddi bir değişim sinyali verdiğini söylemiştik. Önümüzdeki süreçte bir erken seçim beklentisinin oluşabilme ihtimali hükümetin açıkladığı programı ne kadar sıkı uygulayacağı yönünde bazı soru işaretleri doğurmaktadır.

Hangi Finans Sistemi Daha Güçlü Sizce

21 Haziran 2020
toplumsal hizmetin kişi ya da firmaların değil devletin işi olduğu ileri sürülebilir. Evet doğrudur; pür kapitalist anlayış bunu gerektirir ama islam ekonomisinin yaklaşımı kısa vadeli ve bireysel değil, uzun vadeli ve toplumsaldır. İslam ekonomisi bu yüzden tamamlayıcı değil alternatif olmalıdır. İslam ekonomisi kendisini kapitalist kavramlarla izah etmeye çalıştığı sürece, ki günümüzde maalesef böyledir, sürekli güdük kalmaya mahkumdur. İslam ekonomisini kapitalist bir yaklaşımla izah bir zaafiyet, hatta komplekstir

İktisat ve İnsan Arasında bir Ahlak Abidesi: Sabri Orman

12 Haziran 2020
Sabri hocanın yukarıda sözü edilen akademisyen, araştırmacı, yazar ve idarecilik yönleri kadar, belki de onlardan bile önemli bir yönü, olağanüstü kibar bir insan olmasıydı. Yine Türk düşünce dünyasının mümtaz şahsiyetlerinden biri olan Cemil Meriç üstadımız “medeniyet, insanın insana kibar davranmasıdır” diyor. Prof. Dr. Sabri Orman işte medeniyetin bu tanımının hakkını veren, kelimenin tam anlamıyla medeni insanlardan biriydi. Bırakın meslektaşlarını ve tanımadığı insanları, öğrencilerine bile “siz” diye hitap ederdi. Yüzünden gülümseme eksik olmazdı. Kimseye kızmaz, kimseyi kırmazdı. Sakin sakin, kelimelerin üstüne basa basa, ağır ağır konuşurdu. Nezaketin, kibarlığın, efendiliğin, meramını kırmadan anlatmanın adeta canlı timsaliydi.

Korona Sonrası Yeni Tip Kalkınma Yardımları Stratejisi

11 Haziran 2020
Bu şekliyle sadece dış politikanın değil aynı zamanda iç politikanın da bir unsuru haline gelen kalkınma yardımları stratejileri eskisinden daha karmaşık bir hale gelecek ve üst bir akıl tarafından yönetilecektir. Her ne kadar içinde yaşadığımız sürecin sıcaklığı nedeniyle öncelikli bir mesele gibi görünmese de bu husus ülkelerin önemli bir gündemi haline gelecek. Bu sadece ülkelerin kendileriyle ilgili bir durum değil elbette, dünyada meydana gelen işsizlik, açlık ve fakirlik için bugünden bir çözüm düşünülmez ise yakın bir zamanda bütün dünya bu süreçten nasibini alacak. 

Korona Sonrası Ekonomik Hayat Nereye Gider?

27 Mayıs 2020
Prof. Dr. Mustafa Acar bu söyleşide, pandemi sonrası artık eski hayatımıza olduğu gibi dönmenin imkansızlığından hareketle, ekonomik hayatın yönünü anlamaya çalışıyor. Acar, tüm kriz dönemleri gibi bu dönemin de yeni fikirleri ve hayat biçimlerini doğuracağını belirterek, üretim ve tüketim kalıplarından, sosyal ilişkilere kadar yeni kalıplar ve modellere hazırlıklı olmamız gerektiğini vurguluyor. Söyleşiyi Tolga Avşar gerçekleştirdi.

Korona Öncesi Korona Sonrası Dünya Ekonomisi

23 Nisan 2020
Emperyalizm belki iştahından biraz azaltacaktır ama kâr gütme yerine sosyal fayda, toplumsal mutluluk ve çevresel duyarlılık gibi konularda yine pragmatist davranacaktır. The New York Times, Foreign Policy ve The Conversation gibi yayınlar hizmet sektöründe ciddi değişmelerin yaşanacağını tahmin ediyor. Ayrıca uluslararası tedarik zinciri ve uluslararası ulaşım da bireyselleşecektir. İnternete dayalı evden çalışma (teleworking) önem kazanacaktır. Uzaktan eğitim, örgün eğitimin belki tam yerini alamayacaktır ama şimdikinden daha önem kazanacaktır. En azında örgün eğitim ile sanal eğitim at başı gidecektir. Perakendecilikte ölçekler küçülecek ama küçük zincir marketler ve sanal alışveriş sistemleri daha da gelişecektir.

İşsizim İşsizsin İşsiz

10 Mart 2020
Her şeyin normal akışında olduğu, gelir dağılımı ve kaynak tahsisinin dengeli olduğu ve rekabet düzeyinin yüksek olduğu ekonomilerde doğal işsizlik oranının %4-%6 arasında gerçekleştiği kabul edilir. Eğer %1 civarında friksiyonel işsizlik varsa, o takdirde yapısal işsizlik oranının da ortalama %3-%5 arasında olması gerekir. Doğal işsizlik oranı, bir ekonominin tam istihdamdaki işsizlik oranı olarak da tanımlanabilir. Egemen iktisat okuluna mensup iktisatçılar doğal işsizlik oranının her ekonominin uzun dönem de yakınsayacağı denge işsizlik oranı olduğunu söylerler.