Olmasalardı Neler Yapardık/Yapmazdık Neler
Bir kere çok sağlam bir hukuk sistemimiz olurdu. Öyle ki kesilen hiç bir parmak acımazdı.
Önleyici hukukla suç oranını minimize eder, hapishaneleri bostan yapardık
Avukatlar işsiz kalır, hakimler savcılar can sıkıntısından okey oynarlardı
Adalet sarayları beş yıldızlı öğrenci yurdu ya da hi-tech araştırma laboratuvarları olurdu.
Hakka ve hukuka saygıda her yıl ödül alır, diğer ülkeleri bize benzemek konusunda yarışmak zorunda bırakırdık
Tarfikte yol verme/me cinayeti diye bir ifade duymamış olurduk. Trafik itişip kakışmadan değil, kibarlık ve nezaket nedeniyle tıkanırdı
Esnafımızın, müşteriye kötü ve pahalı mal verme endişesiyle geceleri uykusu kaçardı
Vatandaş burası hazineye yani seksen milyona ait, buraya izinsiz çadır kurarsam, vebalinden kurtulamam deyip bedelini ödeyeceği bir köşe bulmaya çalışırdı
Hiç kimse devlete ait bir çöpü bile almaz, verdiği yetkiyi Allahtan korkarak ve kuldan utanarak kullanır, taşıdığı sorumluluk nedeniyle tir tir titrerdi
Liyakata o kadar önem verirdik ki, görev veren ve görev alan vebal, ceza ehliyet konusunda tam bir kuyumcu titizliği gösterirdi.
Her bir üniversitemiz her yıl dünya çapında patentlik çalışmalar yapar, sık sık "ilk beş yüzde neden üniversitemiz yok" aşağılanmasına maruz kalmazdı
Üniversiteler birer istihdam merkezi ve gençleri sokaktan kurtarma projesi değil, istihdam yaratan ve eğittikleri gençleri buralarda üretici hale getiren kurumlar olurdu
Hiç bir şekilde torpil, kayırma, tavassut olmaz, hamili kart getirenler, getirdiklerine pişman edilirlerdi.
Kurum ve kuruluşlar "ele geçirilmesi" gereken kaleler değil, yönetilmesi, hizmet ve sorumluluğun ağırlığı nedeniyle ancak rica ve ısrarla kabul edilen yerler olurdu.
Ne kumar olurdu, ne cinayet, ne ihanet. Ne dolandırıcılık olurdu ne sahtekarlık. Ne kibir olurdu, ne melanet.
...
Aslında biz iyi insanlarız ama çevremiz kötü. Aslında biz çalışkan insanlarız ama çalışmamız engelleniyor. Aslında biz geçimli insanlarız ama aramıza nifak sokuluyor. Aslında biz konuşarak anlaşmaktan yanayız ama hep tahrik ediliyoruz. Aslında biz haram yemez kul hakkına riayet ederiz ama mecbur bırakılıyoruz.
Ah şu bizden olmayanlar olmasa!
***
Iskalama
Ölümü hesaba katmayan bir felsefe/ideoloji/akım bizi bir yere götürmez. Ölümü ıskalamak hayatı ıskalamaktır
***
Evrensellik
Bir düşünce/ideoloji sınırlarınız dışında taraftar bulmuyorsa, düşünceden çok duygulardan bahsedilebilir ancak.
***
Bir Türkü
Iki cümlelik kocaman bir oyku; Ben artık Sürmenede nefes alamiyrum,
Gurbet yoli göründü, burada duramiyrum.
***
Menü
Egoism pragmatizm, konformizm. Çağdaş insanın günlük menüsü
***
Tehlikenin Farkındayız
Sun Tzu, Oğuz Atay, Osho, Neitzche'den alıntılar çok azaldı. Çekirge sürüsü gibiyiz. Önümüze çıkan her şeyi yeyip yutuyoruz. Sindirim sistemimiz alınan gıdanın yüzde doksanını, bazen de hiç kullanmadan, geri dönüşüm kutusuna atıyor. Kültür çöplüğü dedikleri bu mu acaba?
***
Yasak Aşk
Bakın romana, öyküye, şiire, bakin filme, tiyatroya, çıkarın bunlardan yasak ya da serbest aşkı, bakin bakalım ne kalıyor geriye! Bir saltanattan bahsedeceksek, hiç şüpheniz olmasın bu gayrı meşrunun saltanatıdır. Ekonomi çok mu farklı? Faiz, ekonomik sistemin nikahsız beraberliğinin ürünü değil mi? Ekonomiden faizi çıkarın, ne yazık ki geriye çöken bir sistem kalır. Politika ise metres gibidir ama oraya hiç girmeyelim. Niye güldünüz ki?
***
Kaşıkçı
Kaşıkçı cinayeti elbet bir gün çözülecektir ama soğan fiyatları faili meçhul kalacaktır
***
Öğretmenler
Dünyanın en pahalı ve en ucuz öğretmenleri bizde
Dünyanın en cefakar ve en sefakar öğretmenleri bizde
Dünyada öğretmen olmak için uygulanan en abuk sistem bizde
Dünyada öğretmen atanmak için sırada bekleyen en fazla mezun bizde
Bir dünya öğretmenimiz var; yeni bir dünya kurmaya ahdetmiş ve dünyadan bihaber öğretmenlerimiz.
***
Hayat
Bir serzeniş, bir boşveriş ya da teslimiyet. Dünyayı bir zindan gibi yaşayanlar için fânilik en büyük tesellidir. Vasat bir hayat yaşayanlar için hiç ölmeyecek gibi ve yarın ölecekmiş gibi denklemi işler. Bir eli yağda bir eli balda olanlar içinse rızkın onda dokuzu ticarettedir ve ölüm gelsin hiç istenmez .
***
Kült Kültür
Bizi yakınlaştıracak olan kültürdür. Kültür değişir, devingendir. Kült ise hep aynıdır; ritüelleri, seremonileri, klişeleri vardır. Kültür çabayı, düşünmeyi, gereğini yapmak üzere harekete geçmeyi gerektirir.
Bu nedenle Atatürk "Beni övme sözlerini bırakınız, gelecek için neler yapacağız onları söyleyiniz" der. Bu bilinçte olmak hepimizin sorumluluğu ve görevidir. Bu ülkenin değerlerini yeni düşmanlıklar ve çatışmalar yaratmak için vesile bilmek yerine bizi bir araya getirecek imkanlar olarak görmek zorundayız. Aksi halde "bilim ve fen"le uğraşarak değil, "kendi hurafelerimizle" boğuşarak vakit kaybederiz.
***
Yav He He
(Hiç sevmediğim bir ifade)
Eğitim şart. Çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırmalıyız
Tek çare üretmektir. Çağdaş dünyayla yarışmanın başka yolu yoktur
Seksen milyon kardeşiz. Aynı gemideyiz, aynı kaderi paylaşıyoruz. Gemi batarsa hepimiz batarız
20. yüzyıl olmadı ama 21. yüzyıl kesin bizim yüzyılımız olacak
Bizim kimseye ihtiyacımız yok, kendi yağımızda kavrulur, ülkemiz düşmanlarına avuç açmayız
Bu millet isterse yapamayacağı iş yoktur. Tarihimize baksınlar
Ve daha bir sürü klişe...
Boynukara ama alnı ak hasan…
Boynukara ama alnı ak hasan hocadan, herbiri makalelik çapta tespitler, imbikten süzülmüş hayat dersleri, sağol varol
Yeni yorum ekle