Geçtiğimiz Pazar günü (30 Ocak 2022) Kuzey İrlanda'daki şiddet döneminin en karanlık günlerinden biri olarak kabul edilen Kanlı Pazar'ın 50. yıldönümüydü.
30 Ocak 1972’de Kuzey İrlanda’nın Derry şehrinde, konut ve istihdamda Katoliklere yapılan ayrımcılığı protesto etmek için gerçekleştirilen bir gösteriye müdahale eden İngiliz paraşütçü birliğinin askerleri, kalabalığın üzerine ateş açıp 31 silahsız sivil insanı vurmuş, bunlardan 14 tanesini katletmişti.
Peki hadiseler nasıl gelişmişti?
Kuzey İrlanda'da şiddet ve bombalı saldırılar artıyordu. Kuzey İrlanda Hükümeti hadiseden yaklaşık beş ay önce, Ağustos 1971'de, düzeni sağlamanın tek yolunun, kolluk güçlerine insanları yargılama süreci olmadan gözaltında tutma yetkisi veren yeni bir yasa geçirmek olduğuna karar vermişti.
18 Ocak 1972’de Kuzey İrlanda Başbakanı Brian Faulkner sene sonuna dek tüm gösteri yürüyüşlerin yasakladığını açıkladı.
Ama İrlandalılar bu yasağı dinlemeyip, yasağının ilanından dört gün sonra göz altıları protesto için bir gösteri düzenlediler. Paraşütçü birlikleri bu gösteriyi ölçüsüz şiddet gösterilerek bastırdı. Askerlerin göstericileri yakından attıkları plastik mermiler ve coplarla nasıl yaraladıkları televizyonlarda ve basında geniş yer bulmuştu.
30 Ocak 1972 sabahı, Derry'nin Cregaan bölgesinde toplanan 15 bin kadar kişi vatandaşlık haklarını savunmak üzere yürüyüşe geçtiler.
Yürüyüşün kontrol altında tutulması için askerler konuşlandırılmıştı.
Kuzey İrlanda Vatandaşlık Hakları Birliği'nin organize ettiği yürüyüş öğleden sonra üçte başladı.
Göstericiler kent merkezine doğru yürümek istiyorlardı ama askerler önlerine barikatlar kurmuşlardı.
Protestocuların pek çoğu, 1969-1972 yıllarında, milliyetçi Katolikler tarafından ilan edilen özerk bölgenin başladığı yer olan Bogside'daki Özgür Derry Koşesi'ne (Free Derry Corner) doğru yönlendi.
Saatler öğleden sonra dördü gösterirken şiddetli çatışmalar yaşanmaya başladı.
Ordu'nun daha sonra mahkemeye sunduğu delillere göre 21 asker silahını ateşledi ve 108 gerçek mermi atıldı.
Çoğu çocuk sayılacak yaşta, on üç sivil askerlerin kurşunlarıyla oracıkta can verdi. Birisi de beş ay can çekiştikten sonra öldü.
Katliamda öldürülenlerin isimleri ve yaşları şöyleydi:
- John "Jackie" Duddy (17)
- Michael Kelly (17)
- Hugh Gilmour (17)
- William Nash (19)
- John Young (19)
- Michael McDaid (20)
- Kevin McElhinney (17)
- James "Jim" Wray (22)
- William McKinney (26)
- Gerard "Gerry" McKinney (35)
- Gerard "Gerry" Donaghy (17)
- Patrick Doherty (31)
- Bernard "Barney" McGuigan (41)
- John Johnston (59)
Yapılanlar İrlandalılar’ı iyice çileden çıkartmıştı.
Dublin'deki İngiltere Büyükelçiliğini yaktılar.
Kanlı Pazar'dan bir gün sonra hükümet Lord Widgery başkanlığında bir soruşturma açıldığını duyurdu.
Askerler göstericileri suçluyorlardı.
Askerler ve İngiliz makamları bu uydurma mahkemelerde büyük ölçüde aklandı.
Yaşananlar İngiltere-İrlanda, Protestan-Katolik gerilimini yeni bir seviyeye taşıdı.
İrlanda kökenli sanatçılar Kanlı Pazar’ı dünyaya duyurmak için eserler verdiler.
Beatles grubunun -daha sonra “sör” unvanı da alacak olan- meşhur solisti Paul McCartney hadiseden sadece iki gün sonra “Give Ireland Back to the Irish" (İrlanda’ya İrlandalılara Geri Verin) isimli bir şarkı yaptı. Şarkısının BBC’de yayınlanması yasaklandı.
Şarkıda şöyle diyordu McCartney:
İrlanda'yı İrlandalılara geri verin
Onları almak zorunda bırakmayın
İrlanda'yı İrlandalılara geri verin
İrlanda'yı bugün İrlandalı yapın
Büyük Britanya sen harikasın
Kimse benim gibi bilmez bunu
Ama gerçekten ne yapıyorsun?
Denizin öte tarafındaki adada
Söyleyin nasıl olurdu?
İşe giderken
İrlandalı askerler tarafından durdurulsanız
Sakince yatar mısınız, hiçbir şey yapmaz mısınız
Teslim mi olursunuz, yoksa çıldırır mısınız?
Beatles’ın diğer İrlandalı yıldızı John Lenon aynı sene çıkarttığı albümünde “Sunday Bloody Sunday” (Pazar Kanlı Pazar) diye bir şarkıya yer verdi. O şarkının sözleri daha sertti:
İrlandalıların şansına sahip olsaydın,
Pişman olur, ölmüş olmayı dilerdin
İrlandalıların şansına sahip olsan
Bunun yerine İngiliz olmayı dilerdin
Bin yıllık işkence ve açlık
İnsanları topraklarından uzaklaştırdı
Güzellik ve harikalarla dolu bir ülke
İngiliz haydutların tecavüzüne uğradı
İngilizler ne halt yemeye oradalar?
Tanrı yanımızda diye cinayet işlerken
Suçu çocukların ve I.R.A.'nın üzerine atıyorlar
Piçler soykırım yaparken
Meşhur rock grubunun Black Sabbath’ın yine İrlandalı üyesi Geezer Butler’da 1973’te çıkarttıkları albümde “Sabbath Bloody Sabbath” (Tatil Kanlı Tatil) isimli şarkıya yer verdi:
Hayatı çarpıtılmış gözlerden gördün
Öğrenmen gerektiğini biliyorsun
Aklını çalıştırmayı
Gerçekten fikrinden dönmen gerekiyordu
Yarış yapılır kitap okunur
Yolun sonu görünür
Gerçekler ortaya çıkar, yalanlar eskidir
Ama sen bilmek istemezsin
Kimse bilmene izin vermeyecek
Neden sorusunun cevabını
Sadece sana kendi başına olduğunu söyleyip
Kafanı yalanlarla dolduruyorlar
Seni sakat bırakan insanların
Yandıklarını görmek istiyorsun
Hayatın kapıları sana kapanınca
Artık geri dönüşün olmadığını anlıyorsun
Kıyamet ellerinde olsun istiyorsun
Aklını başından alsın
Ve bir daha görmesen de umursamıyorsun
Gün ışığını
Nereye koşabilirsin?
Daha ne yapabilirsin?
Yarın yok
Hayat seni öldürüyor
Rüyalar kabusa
Cennet cehenneme dönüşüyor
Yanıyorsun kafan karışıyor
Söyleyecek başka bir şey kalmıyor
etrafındaki her şeyin
vardığı yer
Tanrı biliyor, köpeğinizin bildiği gibi
Çamur deryası
Şabat kanlı Şabat
Yapacak başka bir şey yok
Sadece ölmek için yaşıyoruz
Sadece senin için ölüyoruz
1983’te İrlandalı rock grubu U2 de yine “Sunday Bloody Sunday” isimli bir şarkı yaptı. Onların şarkılarının sözleri de şöyleydi:
Bugün haberlere inanamıyorum
Gözlerimi kapatıp kaybolmalarını sağlayamıyorum.
Ne kadar, ne kadar bu şarkıyı söylemeliyiz?
Ne kadar, ne kadar?
Çünkü bu gece bir olabiliriz.
Çocukların ayaklarının altında kırık şişeler
Çıkmaz sokağa saçılmış cesetler.
Ama savaş çağrısına kulak vermeyeceğim
Sırtımı duvara yapıştırıyor.
Lanet olasıca pazar.
Ve savaş daha yeni başladı
Kaybedilen çok şey var ama söyle bana kim kazandı?
Yüreğimize kazılmış siperler
Ve anneler, çocuklar, erkek kardeşler, kız kardeşler
Paramparça.
Lanet olasıca pazar.
Gözlerinden yaşları sil
Sil gözyaşlarını.
Gözyaşlarını sileceğim.
Kanlı gözlerini sileceğim.
Lanet olasıca pazar.
Ve bağışıklık kazandığımız doğru
Gerçek, kurgu ve TV gerçeğinde ibaret olduğunda.
Bu gün milyonlar ağlıyor
Ertesi gün onlar ölürken biz yiyip içiyoruz.
Asıl savaş yeni başladı
İsa'nın zaferini ilan edeceği…
2002’de İrlandalı önetmen Paul Greengrass “Kanlı Pazar” isimli bir film çekti.
Ölenlerin aileleri verilen kararı kabul etmediler ve soruşturmanın yeniden açılması için uzun seneler sürecek bir mücadeleye giriştiler.
Ve bunu başardılar da!
1998’de Tony Blair Başbakanken, Yargıç Lord Saville'in liderliğinde yeni bir soruşturma başlatıldı.
İngiliz hukuk tarihinin bu en uzun süren ve en pahalı (200 milyon sterlin) soruşturması oldu 2010’da tamamlandı.
Açıklanan raporda,
- protestocu sivillerin masum olduğu,
- hiçbir sivilin askerlere ateş açmadığı,
- hiçbir sivilin silah veya bomba taşımadığı,
- protestocuların çoğunun kaçarken arkalarından vurulduğu
- ölen ve yaralanan hiç kimsenin tehdit oluşturmadığı
- ölen ve yaralanan hiç kimsenin vurulmasını meşru kılacak herhangi bir şey yapmadığı,
- askerlerin ateş açmasından önce sivillere uyarı yapılmadığı,
- bazı askerlerin kasten emirleri ihlal ettiği,
- askerlerin hiçbirinin Molotof kokteyli ve taş atanlara misilleme olarak ateş açmadıkları,
- ilk ateşi ordunun açtığı
tespit edildi.
Mahkemenin vardığı sonuçların açıklanmasının ardından dönemin Başbakanı David Cameron, parlamentoda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Image"Hiç şüphe yok, muğlak bir şey yok, belirsizlik yok. Kanlı Pazar günü yaşananlar, hem haksız hem de gerekçesizdi. Bu yanlıştı. Silahlı kuvvetlerimizin bazı mensupları yanlış hareket etti. Silahlı kuvvetlerimizin davranışlarından nihai olarak hükümet sorumludur ve bunun için hükümet ve esasen de ülkemiz adına çok üzgünüm."
Bu açık karar ve özre rağmen hiçbir asker mahkûm edilmedi.
Saville raporunun yayımlanmasının ardından Kuzey İrlanda Polis Hizmetleri (PSNI) bir cinayet soruşturması başlattıysa da 2 Temmuz 2021'de ise suçlanan askerlerin, savcılığın aldığı karar uyarınca yargılanmayacağı duyuruldu.
Kanıtlar, elde edildikleri şartlar nedeniyle geçersiz sayıldı.
Kanlı Pazar kurbanlarından birinin kardeşi dava açılmaması kararına itiraz etti.
İtiraz şu anda usul yönünden inceleniyor.
***
İşte Kanlı Pazar’ın 50. Yılına bu şartlarda gelindi.
Bu meşum hadise, vuku bulmasından elli sene sonra İngiltere’nin başkenti Londra’da Parlamento Meydanında ve katliamın gerçekleştiği Derry’de düzenlenen törenlerle anıldı.
Binlerce kişi, yarım asır önce öldürülenleri anmak için Derry'de bir araya gelip, 1972'deki sivil haklar yürüyüşünün rotasını izleyerek Bogside Mahallesi'ndeki anıta yürüdü. En önde, ellerinde birer gül tutan 14 çocuk yürüdü.
Aradan geçen 50 yıla rağmen katliamda rolü bulunan askerlere ceza verilmemesi bir kez daha protesto edildi.
Yararlanılan Kaynaklar:
Yeni yorum ekle