EDEBİYAT

Adnan Tekşen ile Edebiyat ve Toplum İlişkisi Üzerine

15 Mayıs 2016

"50'li  yıllarda görülen toplumcu eğilimler, belirli bir ihtiyacın etkisiyle ve belirli şartların sonucunda ortaya çıktı. Ancak daha ziyade toplumcu/gerçekçi bir felsefenin kendi gerçekliğimize şabloncu uygulamalarını çoğalttı. Bu ideolojik prizma, redd-i miras üzerine kurulmuş bir düzenin ve aydın zümresinin yeni arayışıydı. Yani daha açık söylersek, Türkiye’de sosyalizm bir anti-tezdi, ama Kemalist/devletçi bir anlayışın anti-tezi olarak ortaya çıktı. Dolaysıyla anti-tezi olduğu düşüncenin zaaflarını da metodik olarak içinde taşıdı. Birinci sorunu buydu. İkincisi ise ithal bir ideoloji olmasıydı. Batı tipi bir feodal yapı ve ilişkilerin bu ithal ideolojik şablona yerleştirilmesi çabası söz konusuydu. Sosyal yapı ve dinamik analizinden yoksun bir uygulama olarak kabul görmedi. Bu anlayışın yerli gerçekliğe uygulanması çabaları da yeterli olgunluğa ulaşamadı."

Müştehir Karakaya ile Şiir Üzerine

19 Ocak 2016

Müştehir Karakaya, Cağaloğlu’nda yıllarca basın yayın alanında çeşitli yerlerde bulundu. Dergilerde çalıştı, yayın yönetmenliği ve yazı işleri müdürlüğü yaptı. Birçok sanat-edebiyat ve kültür dergilerinde yazdı. İstanbul’da Kardelen dergisini yayınladı. 1995 yılında Van’a yerleşti. Haftalık ve günlük yerel gazeteler çıkardı. “Hazan” sanat edebiyat dergisini kurdu, uzun yıllar bu dergiyi yayınladı. Van’da çıkan sanat, edebiyat, kültür dergilerine katkı sundu. 2007 yılında Beyaz Gemi kültür ve sanat dergisini yayınlamaya başladı, Van depremine kadar. 1995 yılından itibaren Van Belediyesinde işçi olarak çalışıyor.

Sanat ve Estetiğimizde Kuramsal Kopukluk

01 Ocak 2016

Türkler, uzun tarihleri boyunca güzel sanat dallarında, İslam’ın medeniyet anlayışından tüten çok sayıda sanat eseri ortaya koymakla beraber, işin düşünce, nazariye/kuram kısmını ihmal etmişlerdir. Daha doğrusu eğitim tarihimizin medrese döneminde bu ihtiyacı, Arapça yazılmış belâgat ve bediiyat kitaplarıyla kısmen karşılamışlardır. Medresede öğretim dilinin Arapça olması ve belâgat ilminin tedvin edilmesinin temelinde Kur’an-ı Kerim ve hadislerin doğru anlaşılmasına yardımcı olarak görülmesi, bu durumun on dokuzuncu yüzyıla kadar devam etmesini mümkün kılmıştır. 

Şakir Kurtulmuş ile Şiir Üzerine

22 Aralık 2015

Şakir Kurtulmuş, 1958 Eskişehir doğumlu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı.İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri Bölümü’nü bitirdi. 1977 yılından bu yana çeşitli gazete ve dergilerde çalıştı.Yeni Devir Gazetesi’nde uzun bir süre ‘Sanat-Edebiyat’ sayfası hazırladı. 1980 yılında ‘Tin Yazıtları’ isimli bir edebiyat dergisi yayınladı. ‘Önce Yayın-Dağıtım’ isimli firmasında kitap yayını ve dağıtımı faaliyetinde bulundu. İnsan Yayınları’nın kuruluşunda görev aldı. ‘Yeni Haber ‘ gazetesinde  çalıştı. Eskişehir’de lise öğrenimi sırasında arkadaşlarıyla birlikte ‘Fecir’ isimli bir duvar gazetesi çıkardı. İlk şiiri Mavera Dergisi’nde 1978 yılında yayınlandı. Kıyam, Yönelişler, Mavera,Aylık Dergi, Bursa’da Sanat Edebiyat,  Edep , Türk Dili, Şiir ve İnşa, Ay Vakti,Şehir ve Kültür,Yedi İklim  dergilerinde şiir ve yazıları yayınlandı. ‘Ah Güzel Bir Gün’ isimli ilk şiir kitabı  Akabe Yayınları’nca 1985’de yayınlandı. Beyan Yayınları arasında ‘Hz.Hamza’ ve ‘Bilal-i Habeşi’ isimli iki biyografi çalışması çıktı. ‘Yusufun Kuyusu’ isimli  ikinci şiir kitabı Yedi İklim Yayınları arasında 2013 yılında yayınlandı. ‘Ölüm ve Ayna’ isimli üçüncü şiir kitabı da yine Yedi İklim Yayınları arasında 2014 yılında yayınlandı.

Estetiğe Yaklaşımımızdaki Kopukluk- 3

20 Aralık 2015

Ondokuzuncu yüzyılın ikinci yarısı boyunca ve yirminci yüzyılın başlarında ihmal edilen düşünce, felsefe ve bütün bunların sonunda köklerimizden tüten bir sanat ve estetik kuramı oluşturma gayretleri de kaybolup gidiyordu. Böylelikle kendi birikimimize dayalı sanat ve estetik kuramları oluşturma teşebbüsleri, Millî Edebiyat döneminde sözü edilen toplumsal dalgalanmalar sebebiyle yarım kalmıştır… Daha da acı olanı, Türk milletinin yeniden bir ölüm kalım mücadelesine zorlanmış olmasıdır…  

Estetiğe Yaklaşımımızdaki Kuramsal Kopukluk – 2

26 Kasım 2015

Osmanlı medreselerinde Sekkâkî’nin Miftâhu’l – Ulûm’u (13. yy.), Kazvinî’nin Telhîsü’l – Miftâh’ı  (14. yy.) ve Taftazânî’nin Mutavvel’i (14. yy.) ile bunlara yazılan şerhlerin okutulması, eğitim tarihimizde XIX. yüzyıla kadar devam etmiştir. Bu yüzyılın özellikle ikinci yarısından itibaren Batı’yla münasebetlerimizin artması üzerine Batı edebiyatı ve buna paralel olarak Batı’daki sanat, edebiyat ve estetiğe dair kuramsal birikim de edebiyatçılarımızca tanınmaya başlanmıştır.