SOSYOLOJİ

Türkiye'nin Aydınları

30 Nisan 2019

Sorumluluğuna sahip çıkacak aydının ayakları yere basmalı ve gözü yukarda olmamalıdır. Yoksa kazdığı kuyuya önce kendisi düşer. Tek başına güçsüz, ama etkin düşünürler geride iz bıraktılar, unutulup gitmediler. Tarihin kırılma anlarına ve büyük dönüşüm hareketlerine onlar eşlik, aynı zamanda topluma önderlik ettiler. Siyaset ile iş tutan aydınlar da hem toplumu hem de kendini yaktı!

On Yıl Meydan Okuması (#10yearschallenge)

20 Ocak 2019

Zor bir soru: Şahitlik ettiğimiz, Türk Müslümanlığının içi boşalmış, sadece kabuğu kalmış bir ağaç misali, yıkılmadan önce kendi kendine çatırdaması mı? Yoksa bir tarafta iki ruhluluktan kurtulmanın, toplumun bizi takmaya zorladığı maskeleri fırlatıp atmanın, diğer tarafta yozlaşan, içi boşalan inanma şekillerini terk edip, daha doğru, daha ihlaslı, daha samimi bir inancı inşa etmenin erken aşamaları mı?

Türk Muhafazakârlığı Meselesi - 2

19 Aralık 2018

İlerlemeci bakışın geleneği olumsuzlaması, özellikle geçmişten günümüze intikal eden zihniyet ve yapıları karalaması bizim açımızdan büyük bir kusurdur. Halbuki geleneğe ve oradan neşet eden muhafazar dürtülere; ilerlemeyi yavaşlatmak ya da durdurmak dışında yeni bir anlam yüklense, geleneğin oradaki yaratıcı gücü keşfedilse, daha dürüst ve verimli bir tesbit olur.

Bu varsayımı takip edersek, muhafazakar ve ilerici çevreler, sözkonusu toplumsal değişim sırasında ucu açık bir mücadelenin içine giriyorlar. Zira zamana, bağlama ve güçler dengesine göre muhafazakar dürtüleri ifade eden söylem ve saikler sadece toplumsal dinamiği engellemez, aksine teşvik de edebilir. Belki ilerlemenin önkoşulu haline gelir ki bu yazının amacı bu görüşe açıklık getirmektir.

Türk Muhafazakârlığı Meselesi - 1

09 Aralık 2018

Burada özellikle -Türk Modernleşmesi araştırmalarında görülen - iki eksikliğe işaret edeceğim: Birincisi; çağdaşlaşma süreci geniş bir zaman diliminde ele alındığı için ortaya bir 'kriter' çıkmadı. İkincisi; araştırmalarda sadece, çağdaşlık Türk toplumunda hangi hızla ve tesirle yayıldı sorusu ilgi gördü. Örneğin Türk düşüncesinin son dört atlısı; Peyami Sefa, Yahya Kemal, Ahmet Hamdi ve Cemil Meriç niçin muhafazakarlığa yöneldiler veya muhafazakar tasavvurlar onları ne ölçüde etkiledi sorusu tam karşılık bulmaz.

Nasıl bu hale geldik?

30 Ağustos 2018

Şerif Mardin yıllar önce II.Meşrutiyet devri entelektüel islamcılığı ile MSP'nin bir ilgisi olmadığını, İslamcılık olarak ortaya atılan şeyin aslında taşralılık olduğunu vurgulamıştı. Bugün geldiğimiz noktada müslüman aydınlar da Türkiye'deki islami hareketin teorik temelden yoksun olduğunu ve rüzgar nereden eserse o yöne savrulduğunu itiraf ediyorlar. Ancak bu savruluşta yeni bir sorun ortaya çıktı: Solcu aydınların bir türlü kuramadıkları 'sosyalizm ve milliyet' bağıntısını islamcılık temelinde müslüman aydınlar kurmaya kalktı.

Kedicikler Kültü

18 Ağustos 2018

Mesele gerçekten bu kadar basit midir? Çoğu yüksek tahsilli, iyi eğitim almış, dil bilen, dünyayı tanıyan genç insanların beynini yıkamak kolay mıdır? Bu insanlar cemaate nasıl katılmakta, neden ayrılmamaktadırlar? Onlara maddi yahut manevi olarak vaat edilen nedir? Bu insanlar ne karşılığı mallarını mülklerini feda etmektedir? Tahsilli insanların, kendileri yanında cahil sayılabilecek, lisan bilmeyen, zikzaklar yapan, tutarsız bir lidere sorgulamadan tabi olmalarını sağlayan psiko-sosyal mekanizmalar nasıl kurulur? Cemaat içindeki sosyal dinamikler nelerdir? Dostluk, düşmanlık, sadakat, ihanet, suiistimal, istismar, sevgi, dayanışma gibi sosyal ilişkiler “dış dünyadan” farklı mı yaşanmaktadır? Devlet bu “sapkın” olduğu söylenen gruba neden bu kadar uzun süre ses çıkartmamıştır. O uzun süreden sonra yapılan operasyonu tetikleyen gerekçe nedir?

Beton ve Şehir

05 Ağustos 2018

Mekansal dönüşümün(spatial turn) odağında bir felsefe, psikoloji ve estetik bulunmalıdır. Onun şehir planlaması ile etkileşimi hem zorlu hem de yaratıcı bir süreçtir. Ve kurumsal bir disiplin gerektirdiği aşikardır. Şehir planlamasında teorik olarak çalışılmamış kör noktalar ilerde mutlaka su yüzüne çıkacaktır. İnsanı merkeze alan, ölçeği ve algısı yine insan olan bir kentsel dönüşüm, aynı nedenle teknik ve ekonomik düşünen mütaahitlere karşı Batı'da bir çare olarak kabul edildi.

Postmodern Etik

01 Temmuz 2018

Bauman çivisi çıkmış bir dünyayı tarif ediyor. Aslında Bauman, dünyanın hiçbir tarihte bir çivisinin olmadığını, aklı yavaş yavaş eren insanın, önce dinlerde, sonra bilimsellikte aradığı “çivinin” bir illüzyon, hatta zorla kabul ettirilen bir tahakküm aracı olduğunu gördüğünü ve nihayet postmodern dönemde modernitenin çivisini söküp attığını anlatıyor. Bauman, eleştirdiği modernitenin kalıplarını takip ederek rasyonel, insan mamûlü bir “çivinin” anlamsızlığına, temelsizliğine ulaşıyor ve o noktada çaresizlik içinde kaybolduğumuzu, kaosa teslim olmaktan başka çaremiz olmadığını haykırıyor.

 

Uzmanlık, Etik, Innere Führung

03 Haziran 2018

Unutmayalım ki 15 Temmuz felaketi, kendi insanın üzerine ateş açma talimatını sorgulamadan yerine getiren askerler yüzünden gerçekleşti. Emir, ister apokaliptik bir kültün muhteris liderinden, ister gözünü karartmış darbeci bir komutandan, ister koltuğunu ne pahasına olursa olsun bırakmak istemeyen bir siyasetçiden gelsin, askerliği bir uzmanlık alanı olarak seçmiş kişilerin “hayır” diyebilmek için kendilerini her şeyin üstünde bağlı hissedecekleri bazı “yüksek değerlere” ihtiyaçları var. 

Deizm, Sekülerizm ve Modernizm Kıskacında

06 Nisan 2018

Millî Görüş geleneği İmam Hatipli çocuklarına hırslı olmayı öğretti hep. Artık onurlu olmaları gerektiğini de bilmeleri gerekiyor. Bu ülkenin asıl bu değişime ihtiyacı var. Önce «Progress» ile «Process» kavramlarının ayrı şeyler olduğunu kabul ederek işe başlayacaklar. Süreç; sabır, tecrübe ve derinlik ister. İlerlemek; gerçekçi bir dünya görüşü ile köklü bir bakış açısına sahip olmanızı bekler.