DÜŞÜNCE

Ebedî Barış Mümkün mü?

29 Kasım 2023
Kant’ın felsefesinde insan araç değildir. İnsan onuru ancak cumhuriyetçilik ilkesi üzerinde yükselir; hukuku ve cumhuriyeti istemeyen, barışı da istemez; kalıcı barışı isteyen cumhuriyet rejimine geçmelidir. Kant’a göre ‘saf’ demokratik idare ise, yürütme gücünün halk yığınına ait olduğu, en tehlikeli ve zorbalığa açık yönetim biçimidir. Kant’a göre saf bir demokrasi, sınırlanmadığı takdirde ‘çoğunluğun istibdadına’ yol açar; öyleyse gerçek demokrasi, azınlığın ve muhalefetin haklarını ihlâl eden despot yönetimin zıddıdır. Cumhuriyetçi yönetim, anayasal demokrasidir; haklara saygılı, kanunlarla sınırlanan, katılımcı siyasi yönetimin adıdır.

Püriten Didaktizmi, Sokratik Diyalektik ve Müzakereci Eğitim

27 Kasım 2023
Çocuklarla kurulan asimetrik bir diyalog, onları yetişkinliklerinde de kendilerine ana baba gibi bir otoritenin yol göstermesine muhtaç prematüre benliklerle hayat sürmeleri yönünde kötürümleştirici ya da sakatlayıcı bir hasar verebilir.

Kimse Kral Çıplak Demezse

25 Kasım 2023
Tenkidin kalitesinin artması da yine nitelikli karşı tenkide bağlı. Eleştirilerimde haksızlık, tutarsızlık, mantık hataları yaptığımı düşünenler hatalarımı ortaya koyarlarsa onlara minnettar olurum. Ama sen bizim fanatiği olduğumuz üstada nasıl laf edersin türünden mızmızlanmalar tenkit falan değil.

Bireysel Başvuru Hakkı

19 Kasım 2023
Bireysel başvuru, Anayasa’da güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna ek Türkiye’nin taraf olduğu protokoller kapsamında kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla kişilerin başvurabileceği bir hak arama yoludur.

Filistin ve İki Vicdanlı Adam: Marek Edelman Ve Craig Mokhiber

17 Kasım 2023
Bugün ben yazmayacağım, onun yerine iki isimden çeviri yapacağım. Birincisi, Avrupalı aykırı filozof Slavoj Zizek’in 2 Kasım 2023’te YouTube’da yayınlanan söyleşisinde “benim ahlak kahramanım” dediği Marek Edelman.

Bedenin Çok Merkezli Hikâyesi

15 Kasım 2023
Hemen hemen tüm dünyada meydanlar, kentler, anıtlar kısaca üretilen mekânlar bedeni düşünmek zorundaydı. Beden ile medeniyet birbirine sarılmalıydı. Kent, medeniyet ve beden buluşmasına en iyi örnek, Antik Yunan’dı. Zira sıcaklığın ve sıcak bedenlerin kuşattığı Antik Yunan’da su yolları ile bir nevi insan vücudunun damarları gibi dolaşım tasarlanmıştı. İnsan bedeni Antik Yunan için ilham kaynağı idi. Kan vasıtasıyla besinlerin damarlara ulaşımı gibiydi kent, medeniyet ve bedenin iletişimi… Bu sayede kentler arasında görünür birliktelik sağlanmış oluyordu. İnsanlar sürekli fiziksel temas halindeydi, bu da kent görünümünde şimdilerin tabiri ile mutluluk endeksini yükseltiyordu. Bu güçlü demokratik zeminde ironiyi keşfetmiş olan bir halk, dünya sahnesine tiyatroyu da çıkarmıştı.

"Auschwitz'den/Gazze'den Sonra Şiir Yazmak Barbarlıktır"

13 Kasım 2023
Gördüğünüz görüntüler normal bir insanı şaşkına çevirecek derecede sıradışıdır. Bunlar kesinlikle normal değildir. Bu tamamen paranoyak bir toplumun sanki sıradanmış gibi gündelik hayata yansımasıdır.

Naklen Soykırım: Gazze

12 Kasım 2023
İnsanlık ilk kez dijital medya vasıtasıyla naklen bir soykırıma şahit oluyor. Peki, bu sırada dünyada sivillerin yaşamı tehdit altındayken harekete geçeceği düşünülen BM, AB, Lahey Adalet Divanı, UNICEF gibi örgütler bu “naklen soykırım” karşısında ne yaptı? Hiçbir şey. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres birkaç twit attı sade vatandaş gibi. ABD ve AB ülkeleri soykırıma açıktan destek oldu. Ve “naklen soykırım” başta ABD ve AB üyesi ülkelerin açık desteğiyle tüm vahşetiyle sürüyor.

Türklerde Devlet Aklı

08 Kasım 2023
Türklerin bu özelliği onlara illaki bir devlet yapılanması içinde var olmalarını şart koşmamış, toplumsal değerlerin korunmasını öncelemiştir. İnsanın kutsallığı ve korunmasından kaynaklanan bu düşünce devlet kuramamış Türk topluluklarına da kendi yaşam alanlarında hatırı sayılır bir saygınlık vermiştir. Hali hazırda Müslüman, Hristiyan, Yahudi ve Şaman Türklerinin varlığı dünyada eşi benzeri olmayan bir toplumsal hafıza ve kültürün eseridir. Bunu birileri zafiyet veya gereksizlik olarak telakki etmiş olabilir. Ancak Türk toplumunun değerlerini anlayabilmek bu çok kültürlülüğü çözmekten geçer.